US Open Başlarken!

Bu dönem tenisle ilgili en önemli konu herkesin bildiği gibi sezonun son Grand Slam’i olan US Open. Biz de Tennis Istanbul olarak sezonun bu dilimini kaleme aldık.

US Open hazırlık turnuvaları bildiğiniz gibi son 15 senedir “US Open Series” olarak adlandırılıyor. Bu turnuvaların isimleri sponsorlarıyla beraber yıllar boyunca değişmeye devam etti ancak eyaletleri aynı kaldı. Söz konusu turnuvalar, erkeklerde ATP 250 ve 1000 kadınlarda ise international ve premier event olarak düzenleniyorlar. En önemli üç turnuva ise Toronto, Montreal ve Cincinatti’de gerçekleşiyor.

Hızlıca geride kalan turnuvaları değerlendirip biraz da US Open konuşup yazımızı tamamlayacağız. Akıl almaz bir hikâyeyle Yunanistan’dan inanılmaz bir genç çıktı. 14 ay önce ilk ATP seviyesindeki maçını kazanan Tsitsipas, Toronto’da oynadığı finali yaşayan efsane Rafa Nadal’a 2 sette kaybetmekten kurtulamadı ancak final yolcuğunda yendiği oyuncuları bir hatırlayalım; Thiem, Nole, Küçük Zverev ve Anderson. Bu isimlerin ortak bir özelliği var: Hepsi dünya ilk 10’un içinde yer alıyor. Tsitsipas ile ilgili kısaca bilgi verelim. Kendisi 1998 doğumlu, ITF gençlerde 1 numaraya kadar yükselen Yunan yıldız gençler turnuvasında teklerde Grand Slam şampiyonluğu yaşamadı sadece Wimbledon’da çiftleri kazanmakla yetindi ancak büyükler tenisine geçişini başarıyla tamamladı ve gençler turnuvalarında şampiyon olan yaşıtlarını geride bıraktı. Tsitsipas’ın oyununu özetlemek gerekirse, kendisi günümüzde oynanan tenise uyum sağlamaya çalışıyor, diğerleri gibi agresif bir base-line oyuncusu. En önemli silahı servisi ve forehandi, atletik yapısı sayesinde defanstan hızlıca ofansa geçebiliyor, tek el backhandi ise her zaman sürprizlere açık, slice, top-spin, paralel ve çapraz her türlü farklı vuruşu kendisinden beklemek mümkün. Cincinatti’de ilk turda kaybetmesine rağmen US Open’da gözlerin üzerinde olacağına eminiz. Tabii ki Grand Slam’ler büyük turnuvalar olduğundan genç yetenekler için daha zorlu bir platform. Oyuncular üzerindeki baskı ciddi seviyede yüksek oluyor çünkü senede sadece dört tane Grand Slam var ve kendilerini bu Grand Slam’lerde ispatlamak istiyorlar. Maçların 5 set olması ayrı bir sorun, buna uyum sağlamak farklı bir tecrübe gerektiriyor. Alışmadıkları bir ortam olması da genç yetenekleri zorlyacak unsurlar olacaktır, bakalım nasıl tepki verecekler merakla bekliyoruz.

Son dönemin göz dolduran ismi olan Tsitsipas’ı kısaca anlattıktan sonra Tennis Istanbul olarak genel bir turnuva değerlendirmesi yapalım. Turnuva hakkında kısa bilgi verelim: İlki 137 sene önce 1881’de gerçekleşen turnuvanın ev sahipliğini Amerika’nın uyumayan şehri New York yapıyor. Geçen sene erkekleri Rafa Nadal kadınları ise Sloane Stephens kazandı. Turnuva USTA tarafından düzenleniyor, sponsor, bilet ve televizyon gelirleri her zaman Amerika’da tenisin gelişmesi için harcanıyor. Tennis Istanbul olarak bizim de hedefimiz bu yönde, kulübümüzün gelirlerini ülke tenisinin gelişimi için harcamak en çok önem verdiğimiz konuların başında geliyor. 2018 yılında US Open sporculara toplam 53 Milyon Dolar dağıtacağını (prize money) açıkladı.

Son olarak turnuvanın favorilerine bakalım; erkeklerde durum gerçekten çok karışık. Big Four uzun zaman sonra aynı turnuvada yer alıyor, yukarıda bahsettiğimiz gibi bir birinden tehlikeli genç oyuncular var ve daha da önemlisi Big Four’a her zaman meydan okuyan Del Potro, Stan Wawrinka, Kevin Anderson, Marin Cilic ve John Isner gibi oyuncular turnuvada yer alıyor. Andy Murray’in sakatlıklarla uğraştığını biliyoruz hafif hafif toparlanmaya başladı ancak bu turnuvada çok ilerleyeceğini düşünmüyoruz. Federer her zaman bizi şaşırtabilir ancak çok yaşlandı Tennis Istanbul olarak bir daha Grand Slam kazanacağını düşünmüyoruz (bunu daha önce de söyledik ama olsun). Novak sakatlıktan geri döndü ve eski formunu yakaladı bunu bize Wimbledon ve Cincinatti’de gösterdi ancak bizim gözlemlerimiz hala en iyi olduğu yıllara dönemediği yönünde, Rafa her zaman favori, her zaman tehlikeli ancak bu sene bizim favorimiz bu turnuvayı 2009 yılında da kazanan Juan Martin Del Potro. Herhangi bir sakatlık olmazsa bu korta en uygun oyuncu agresif oyunuyla Arjantinli süper star olacaktır. Kadınlar tarafı erkeklerden daha karışık, her an her şey olabilir. Bu sebeple kadınlarda tek isim söylemek pek mümkün değil ama ilk sırayı herkesin tahmin edebileceği gibi Serena alıyor, inanılmaz bir tenisle kendini ispatlayan ve Cincinatti’yi kazanan Kiki Bertens bizim ikinci favorimiz.

Güzel bir turnuva olacağına şüphe yok, Tennis Istanbul olarak tüm tenis severlere iyi seyirler, iyi eğlenceler dileriz. Bir sonraki konumuz “Tenisin hayatımıza neler kattığı” olacak.

Tennis Istanbul

Alican Seren